Baş Ağrısı
Dünya hiç olmadığı kadar berrak geliyor gözüme. Hiç olmadığı kadar durgun, sakin. Yüce bir güç üstümdeki ölü toprağını atmış gibi. Gökyüzü beni büyülemek için elinden gelen her oyunu oynuyor. Kuşlar havada mutluluklarını bana gösterebilmek için dans ediyorlar. Hayatımın penceresinden baktığımda, hiçbir olay örgüsünün olmaması hayretler verici. Fakat buna rağmen ne bu içimde ki boşluk? Olduğum yerden kalkmamı engelleyen, kemiklerimi kemiren bu bunaltıcı his? Gözlerimin gördüğü güzelliklere rağmen nedir bu hüznümün sebebi? Ah... Tabi ya. İnsan! İnsan!! Beni kendimden bile soğutan insan! Ruhumun en küçük parçacıklarını emen parazit insan! Büyük resimde gözüme tek rahatsızlık veren varlık insan! Varlığımın tüm değeri ile oynandığı için olmalı bu öfkem. Ben böyle biri değildim. Her şeye rağmen kendime dünyadan soğumak için bahane üretebilir hale geldim. Okuduğum onca kaynaklar bana "İnsan, sosyal bir varlıktır" dedi. Ah şu cümlenin ağırlığı batsaydı da kurtulsaydım. İşin en zor, en hüsranlı kısmı bu cümlenin doğruluğu ve kabullenilmesidir. Çarkların dışında yürüyen ben, hiçbir zaman insanlara takıntılı olacağımı zannetmezdim. Gerçek sevgiden yoksunluk, beni büsbütün bitirdi. Hayır efendim. Bunları yazmamın sebebi insanlara bel bağlayabilmek için değil elbet! Ben kendimle konuşuyorum sadece. Siz buna şahit oluyorsunuz. Peki ya bir tek ben mi kaldım? Çarkın dışında uzun süre kalmış olmalıyım ki benim yokluğumda insanlar, samimiyetsizliğe evrilmiş olmalı. Hatta bu evrim öyle bir hal almış ki, kendilerinden olmayanları gözleri ile adeta sorguya çekiyorlar. Önceleri mutluluğu bakmakla bile elde edebilir haldeydim. Şimdilerde ise görüyorum ki insanlar kendilerine farklı bir mutluluk kavramı yaratmışlar. Paylaşımsız bir mutluluk, mutluluk mudur? Ne zaman geriye doğru baksam ya da bu şansı insanlara versem, bir bakışla hayal kırıklığına uğramış buluyorum kendimi. Sanırım hala bir nebze beklenti içerisindeyim. Fakat bu beklenti beni öldürmek üzere. İnsan eğer sosyal bir varlıksa, ben insan değil miyim?

Yazar: Doğuş Doğukan SEZER